Googlede Ara BEOWULF:ÖLÜMSÜZ SAVAŞÇI -ŞEYTANLARINLA YÜZLEŞ

19 Kasım 2007 Facebook'ta Paylaş
Tür : Fantastik / Macera / Animasyon
Gösterim Tarihi : 30 Kasım 2007
Yönetmen : Robert Zemeckis
Senaryo : Neil Gaiman , Roger Avary , Anonim Beowulf şiiri
Görüntü Yönetmeni : Robert Presley
Müzik : Alan Silvestri
Yapım : 2007, ABD
Seslendirenler : Angelina Jolie (Grendel'in Annesi) , Brendan Gleeson (Wiglaf) , Anthony Hopkins (Hrothgar Kralı) , Crispin Glover (Grendel) , Ray Winstone (Beowulf) , Robin Wright Penn (Kraliçe Wealhtheow) , John Malkovich (Unferth) , Alison Lohman (Ursula)

Beowulf güçlü ve korkusuz bir savaşçıdır. Bütün şehirleri kana bulayan ve çıkardığı kaosla insanları terörize eden Grendel'le başa çıkabilecek tek kişi Beowulf'tur.
Fakat Grendel'i yenmek, kabusun bitmesine yetecek midir? İntikam duygusu ile yanıp tutuşan Grendel'in annesi, Grendel'den bile daha tehlikeli olacaktır.
Oscarlı pek çok unutulmaz filme(Geleceğe Dönüş serisi, Forrest Gump, Yeni Hayat) imza atmış olan yönetmen Robert Zemeckis, Angelina Jolie, Anthony Hopkins, Robin Wright Penn, John Malkovich gibi başarılı isimlerden oluşan etkili bir kadroyla yeniden fantastik bir maceranın sularında...
Duvar kağıtları

Büyük bir ihtimalle 'Beowulf'u okumamışsınızdır. Okudunuzsa da, yıllardır elinize almamışsınızdır. Aklınıza gelmez, gelse de hatıralar elvermez. Ne de olsa, lisede kapsamlı bir şekilde İngiliz edebiyatı okuyan herkes,
'Beowulf'u da okumaya mahkûmdur. Hayatının en hoş tecrübesi olmaz, doğrusu. Boyuna kelime anlamlarına bakar, son derece farklı ve yabancı olan dünyasını kavramaya çalışırsın. Danimarkalıların büyük kahramanı Beowulf, İngilizlerin ve İngiliz edebiyatı okuyan yabancı çocukların da başına dert olmuştur. Genelde bir sonraki yıl da sıra, aynı şekilde her kelimesine baktığın 'Caterbury Tales/ Canterbury Hikâyeleri'ne gelir ama onun hiç değilse yazarı bellidir (Geoffrey Chaucer), kendisi de çok daha eğlencelidir.
'Beowulf'u okumamış olabilirsiniz, ama belki, '13th Warrior'ı görmüşsünüzdürü.
'ER'ı da yaratan doktor Michael Crichton 'Beowulf'tan esinlenerek 'Eaters of the Dead' diye bir kitap yazmıştı. Kitabın bibliyografisinde, Ahmet Tusi Elyazması diye bir şeyden söz ediyordu. Sözde kitabının kaynağıymış da Oslo Üniversitesi'ndeymiş. Çeviren de Fraus Dolus diye biriymiş.
Sonra bu adın iki kelimesinin de Latince 'sahte' anlamına geldiği anlaşıldı. Oslo Üniversitesi de elyazmasına ilişkin başvurulara, bir aldatmaca kurbanı olduğu yolunda cevaplar göndermekten bitkin düştü. Filmin yapımcısı olan Crichton, isimleri de biraz değiştirdi: Beowulf Bliwyf, Hygelac Hyglak,-Grendel Wendol, vs. Ciddiye almadık.
Beowulf, Grendel adlı insan yiyen canavarı öldürmek için ülkesi Geatland'dan (İsveç) Danimarka'ya giden bir savaşçıdır. Sonra, Grendel'in annesi intikam almaya gelince, onu da öldürür. Çok daha sonra ise kendisi, hazine sahibi bir ejderha tarafından öldürülür. İskandinav izleri taşıyan, Danimarka'da geçen, hemen hemen kesinlikle şimdi İngiltere denen yerde yazılmış (çünkü başka hiçbir yerdi Eski İngilizce konuşulmuyordu) bir hikâye. Elyazması 2000 yılından kalmış, ama şiirin kendisinin birkaç yüzyıl daha eski olduğu söylenir.
Sonra bir baktık, 'Beowulf' çevremizi sarmış durumda, popüler kültürün bir parçası olup çıkmış. Her şey altı yıl önce, Nobelli İrlandalı şair Seamus Heaney metnin nefis bir yeni çevirisini yapınca başladı desek doğru olur. Heaney'nin çevirisi, onlarca yıldır mecburen 'Beowulf' okuyan bütün o nankör öğrencilerin kafasına kakılan gerçeği kanıtladı: 'Beowulf' yalnızca 3,182 dizelik eskiden kalma bir şiir, İngiliz edebiyatının ilk ürünü olmakla kalmıyordu, aynı zamanda iyi bir şiirdi. Zaten üstat Tolkien de bunu söyleyip durmuştu. Eski İngilizceye hâkim olan J.R.R. Tolkien, 'Beowulf'un edebi değerleri için okunması gerektiğini söylerdi.
İyi çeviriler metni tozlu ve sıkıcı bir edebi eser olmaktan kurtarıp heyecanlı bir hikâyeye dönüştürdü. Tolkien de 'Yüzüklerin Efendisi'ni Beowulf üslubunda Anglo-sakson mitolojisi ile bezemişti. Belki kitaptan uyarlanan Peter Jackson filmlerinin başarısının da etkisiyle, 'Beowulf'a da nur yağmıştır. Belki 'Troy/Truva' filminin de etkisi olmuştur.
Aslında 1998'de, kahramanı Joseph Fiennes'in konuştuğu bir TV animasyon filmi yapılmıştı. Derken yukarıda bahsi geçen John McTiernan filmi çekildi. Bir yıl sonra da, Heaney'nin çevirisi geldi. Kanada filmi
'Beowulf&Grendel' haziranda gösterime girdi, yönetmeni Vikinglerin soyundan gelen Kanadalı Sturla Gunnarsson. 'Titus' filminin yönetmeni Julie Taymor, 'Grendel: Transcendence of the Great Big Bad' operasını aynı anda sahneye koydu. Hikâyeyi canavar açısından anlatan opera çok ses getirdi. Emmy'li yönetmen Scott Wegener'in çektiği 'Beowulf: Prince of the Geats' önümüzdeki yıl gösterime girecek. Robert Zemeckis'in 'Polar Express' tekniğiyle gerçekleştireceği 'Beowulf' da öyle. Hadi hayırlısı, diyoruz. Bir ilk gençlik kâbusu da böylece popüler kültür malzemesi olup çıktı.

BEOWULF:ÖLÜMSÜZ SAVAŞÇI -ŞEYTANLARINLA YÜZLEŞ başlıklı yazı defa okundu